10 Haziran 2015 Çarşamba

2 yaşa doğru emzirme sürecinin sonlanması...

Bu yazıyı dileyen bir uyku düzeni sağlama yazısı olarak okuyabilir, isteyense emzirmenin sonlandırılmasına giriş ya da benim tabirimle uyku ve emmenin birbirinden ayrılması...

İpek, neredeyse 23 aylık... bu yazıyı yaklaşık 2 hafta kadar önce yazmaya başladım ve taslak olarak kaydettim... Emzirme sürecimizin sonlanmasının başlangıcı idi yazmaya başladığım gün :) Başlangıç olarak emme ve uykuya geçişi ayırmayı hedeflemiştim... O aşamayı artık geçtik, bugünlerde emzirmeyi tamamen bitirmek üzere İpek'le karşılıklı anlaşma sürecindeyiz... Ancak başlangıçta neler yaptık 2 hafta öncesinde yazdıklarımı burada bulmak mümkün...
Emzirmeyi sonlandırma sürecimizin de sağlıklı bir şekilde finale ulaşmasıyla o süreci de yazıp paylaşacağım... Şimdi dönelim ilk adıma:

Emzirme maceramız İpek doğduğu günden bu yana çoğunlukla hayatımızı maksimum kolaylaştırıcı şekilde devam ediyor(du)... Lakin, artık ben yoruldum... Lütfen şımarıkça bir anlam çıkarmayın... Çok şükür ki ikimiz de sağlıklıyız ve yine çok şükür bu zamana kadar kızıma anne sütü verebildim... Ancak artık gece uykularımızı karşılıklı olarak sağlıksızlaştırmaya başlaması nedeniyle daha önce üşendiğim, kendimde güç bulamadığım, 3-5 kez denediğim ama en ufak bir hastalık, tatil gibi düzen değişimi ile yine el ele tutuşan uyku ve emme alışkanlığını değiştirmeye karar verdik. Kerem'le birlikte karar verdik... Son haftalarda artık geceleri Mert hariç üçümüz gecenin birkaç saatini evin neredeyse bütün ışıkları açık geçirir olmuştuk çünkü! Evet Mert uyanmıyordu belki ama benim uykusuzluğuma bağlı asabi halimden o da gün içinde payına düşeni alıyordu...

Sonra bir gün fikirlerine çok değer verdiğim sevgili (Uzman Psikolog) Nilüfer Devecigil'e sordum "bu durum n'olcak?" diye... Şimdiye kadar neler yaptığımı anlattım; akşam uyumadan önce emzirdiğimi, gece emme olmayacak telkinlerimi, İpek'in "tamam" demesini (!), gece olup da uyandığında feryat figan bütün apartmanı inletmesini vs vs.. Nilüfer Hanım'ın beni dinledikten sonra ilk sorusu "Neden önce gece emzirmeyi hayatından kaldırmakla başlıyorsun ki?!!! Gündüz bunu yapmak çok daha kolay, anne olarak senin dayanma gücün daha yüksek" İtiraf ediyorum, konuşurken "hmm olabilir" falan dedim ama eve gelince Kerem'e "yok gündüz daha zor benim için, bir kere bir sürü uyaran var İpek'i, emzirmeden nasıl uyutacağım?" dedim... Haaaa bir önemli cümle de şuydu Nilüfer Hanım'dan:"emmeyi isteyen bebeğe rasyonel ne anlatırsan anlat işe yaramaz (yani şimdi gece emmek yok, sabah olunca emeceksin, bak ikimiz de çok yorulduk, hadi uyuyalım artık gibi gibi gibi) o sadece anlaşılmak istiyor; o m.e.m.e dedikçe 'm.e.m.e istiyorsun' diyerek onu anladığını göstermek yeterli daha fazlasına gerek yok!" (Nilüfer Hanım'ın cümlelerini kelimesi kelimesine yazmıyorum aklımda kalanlar bu şekilde)...

Sonra ne oldu gün gün yazayım:

1. Gün: 1. gün olarak seçtiğim gün oldukça şenlikliydi, hem gece Kerem şehir dışında olacaktı hem de Mert hasta olduğundan okula gitmemişti; ama daha fazla gece uykusuzluğuna tahammül edemeyeceğime inanarak bugün o gündür diyerek öğlen uykusunda başlangıcı yaptım. İpek saat 12 civarı uykusu gelince peşimde "m.e.m.e" diye dolaşmaya başladı. Emzirdim ama ona emmesi bittikten sonra bana "bitti" dediğinde odaya gidip uyuyacağımızı söyledim. Her zamanki gibi "tamam" dedi. Dedi ama odaya gidince yan çizdi tabii... Mert de uyumak üzereydi, onu da bir güzel uyutmadı mızıldanmasıyla ve sonuçta ikisi de uyuyamadan bu saati pas geçtik! Mızıldanmalar sırasında İpek "m.e.m.e" dedikçe ben "m.e.m.e zamanı değil!" dedikçe İpek iyice çıldırıyordu ki aklıma Nilüfer Hanım'ın önerisi geldi ve arkasından hiç "ama" demeden sadece "m.e.m.e istiyorsun" dedim ve sihirli bir cümle duymuş gibi o sırada ağlayan İpek sustu, tekrar aynı şeyi söylediğinde ben de aynı şekilde karşılık verdim birkaç kez ve İpek  uyumasa da sakinleşmiş oldu. Sonra saat 14.00 civarı iyice uykusu gelince İpek'i yeniden emzirdim ve yeniden odaya götürdüm. Bu kez mızıldanma olmadı ama uuyumamak için kendisine bayağı bir bahane buldu!Su içmek istedi, neredeyse 1 yıldır hayatımızda olmayan emzik hayatımıza yeniden girer gibi oldu ama sanırım keyif vermedi, salona gitti geldi vs... En son bahanelerden bunalıp ben kendimi mutfağa attım, mutfağı toplayıp odaya geldiğimde İpek uyumuştu! Tabii ben şok!!! Akşam da aynı sahneyi yaşadık neredeyse ancak öğlene göre daha kolaydı. Yine İpek'i emzirdim ama emzirirken uyumamasına özen gösterdim.Sonra oda ve yarım saat kadar oyalanma sonrası uyku... Peki gece ne oldu İpek, saat 2.45 ve 4.00 civarı uyandı emmek istedi ikisinde de önce "m.e.m.e zamanı değil" dedim otomatik olarak; mızıldanması üzerine de sihirli sözleri söyledim ve 3-4 dakika sonra İpek kafasını yastığa, (pardon bir sefer de koridorda halıya) koydu ve uykuya geri döndü :)

2. Gün: Mert'in yine okula gitmediği bir gün olduğu için öğle uykusu saati muhteşem üçlü olarak bir aradaydık! Mert, bu kez gitti odasına uyudu biz İpek'le baş başa kaldık... Yine aynı şekilde başladık sürece: önce salonda aynı koltukta emzirme ve sonrasında İpek uyanıkken odaya gidip uykuya geçme süreci ve on kez ipek'in yataktan kalkması, odadan çıkması, bir bahane bulması ve sonucunda uykuya geçiş süreci. Akşam Kerem de evdeydi, bir gece önceki performansımızı göremediğinden merakla sonucu bekliyormuş. İpek yine aynı uyku öncesi süreci yaşadı tüm bahaneleri dahil olarak ve en sonunda salona gelmek istedi ve koltuğa kendini atıp uykuya daldı! Kerem de şaşkın bakışlarla bizi izledi! Gece boyunca uyuyan İpek saat 05.30'da uyandı, yine biraz mızıldanıp yanında ben varken kendi yatağında birkaç kez dalmaya çalışıp uyanıp 10 dakikalık sürecin sonunda tekrar uyudu... Saat 06.30 gibi uyanıp sabah emmesi ile uykusuna biraz daha devam etti. Bu süreçte sanırım en son kesmeyi düşüneceğim emme saati bu sabah erken saatlerdeki olacak.

3. Gün:  Öğlen saati dışarıdaydık ve uykusu gelen İpek arabada uyuyup sonrasında uykusuna pusette devam etti. Akşam yine aynı süreç ve bu kez Salon halısının üzerinde uykuya dalma ile sonuca bağlandı. Bu süreçte düzeltmemiz gereken tek şey şimdilik uykuya başlama saatimizi biraz daha erkene çekmek olabilir gibi geliyor bana! Saat 9'a doğru uyku sürecine başladığımızda İpek'in uykuya tam olarak dalması 10 hatta 10'u geçkin bir saat olabiliyor çünkü...

Bu 3 günlük sürecin devamı yaklaşık 2 haftalık aynı düzen olarak devam etti. Yani önce emzirme sonrasında odaya giderek ya da salonda yere yatarak uyumasına izin verme. Şimdi son 3 gündür ise uyku öncesinde emzirme rutinini kaldırdık İpek'le birlikte... Şimdilik sadece sabah 6 civarı uyandığında emdiği bir süreç var o da bittiğinde 23 aylık "uzuuuuuun" sürecin sonuna gelmiş olacağız... Hayırlısı bakalım :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder